ALANYA KALESİ
Yaşayan Etkileyici Bir Tarih Dilimi
Slowtravelguide
Alanya Kalesi, Türkiye’deki ortalama kalelerden biri değil. Burası denize bakan yemyeşil bahçelerin, Osmanlı döneminden kalma evlerin ve muhteşem tarihi kalıntıların bulunduğu canlı bir vaha. Bize güvenin, Alanya’nın bu tarihi merkezi ‘sadece bir antik kent alanı veya kale’ olarak sınıflandırılmıyor; Alanya Kalesi, her tür gezgin için göz alıcı ve için harika bir lokasyon.
Orta Çağ’dan beri insanların kesintisiz yaşadığı, doğal güzelliklerin, şirin sokakların ve asırlık binaların, eski bir tersanenin gölgesinde yüzen insanlarla kucaklaştığıbir yeri tarif etmek kolay değil. Henüz ikna olmadıysanız, Alanya Kalesi’nin başka neler sunabileceğini görmek için okumaya devam edin.
Eski ve Yeni Aynı Karede
Alanya Kalesi’nin Tarihi
Bir ziyaretçi olarak, Alanya Kalesi’nin tarihini ve simgesel yapılarını açıklayan birçok bilgi panosu bulabilirsiniz. Alanya’nın tarihi ile ilgili çok az belge var. Araştırmalar, bölgenin tarihinin Üst Paleolitik Döneme kadar uzandığını gösteriyor.
İlk olarak Korakesyum olarak bilinen Alanya, 13. yüzyılda Sultan I. Alaeddin Keykubad önderliğindeki Selçuklular tarafından fethedildikten sonra Alaiyye adı ile, Bizans döneminde ise Kalonoros adı ile anılmış. Son olarak 1935 yılında Atatürk’ün kente yaptığı ziyaretten sonra Alanya bugünkü adını almış.
Alanya Kalesi’nin Kapılarından Biri
Selçuk’luların 1221’de Alanya’yı Hristiyanlardan almasından sonra Sultan I. Alaeddin Keykubad buraya bir saray yaptırmış ve Alanya Konya’dan sonra ikinci başkent ve Padişahın kışlık ikametgahı olmuş. Daha sonra Moğollar ve Mısır Memluklerinin istilaları ile Selçuklu yönetimi çökmüş. 1300 Yılında Karaman hanedanı tarafından yönetilmiş, ardından Memlükler tarafından 5.000 altın karşılığında satın alınmış ve 1471 yılında Osmanlı egemenliğine girmiş.
Bir asır sonra Alanya, Osmanlı’nın Kıbrıs vilayetinin idari yönetimine eklenmiş, ancak 1864’te tekrar Konya’nın bir alt vilayeti olmuş. Daha sonra 1868’de Antalya’ya bağlanmış ve 1871’de Antalya’nın bir ilçesi statüsünü kazanmış. Sadece 19. yüzyılda Alanya Kalesi yarımadasında özel evler inşa edilmiş.
(6 km’den Uzun Olan Tahkimat Duvarının Bir Parçası)
Bugün Alanya Kalesi, olağanüstü güzellikte önemli bir turistik merkezdir. Yapıların çoğu restore edilmiştir. 6 km uzunluğundaki sur duvarları içerisinde bir dizi eski ev, saklı çay bahçeleri, büyüleyici deniz manzarası, ilgi çekici kalıntılar ve turistik tesisler, restoranlar, mağazalar ve kafeler yer almaktadır.
Güzel Alanya Kalesi
Alanya Kalesi’nin Simgesel Yapıları
Elbette kendinizi akışa bırakabilir ve sizi nereye götürdüğünü görebilirsiniz, ancak size en çok hitap edenleri seçmenize yardımcı olmak için Alanya Kalesi’nin simgesel yapılarından bazılarını aşağıda vurguladık.
Aklınızda Bulunsun
Nasıl Gidilir: Özel, kiralık araç (sayfa sonundaki haritaya bakın) yada toplu taşıma.
En Yakın Havalimanı: Alanya Havalimanı.
Park Alanı: Mevcut.
Yürüyüş Yolu: Orta.
Bebek Arabası: Uygun değil.
Giriş Ücreti: Kızılkule, tersane ve iç kale hariç ücretsiz (müzekart+ geçerli).
Tesis: Her türlü olanak mevcut.
Ziyaret İçin En Uygun Zaman: Hava şartlarına bağlı olarak tüm yıl boyunca ziyaret edilebilir.
Kızılkule
Alanya Kalesi’nin Kızıl Kulesi, uzaktan görülüyor yani kaçırma ihtimaliniz yok. 1226 yılında gözetleme kulesi olarak inşa edilen bu sekizgen kule 33 metre yüksekliğinde ve 29 metre çapındadır. Kızıl Kule’nin içi beş kattan oluşuyor ve en üstteki iki kat, muhteşem manzaralar sunan açık teraslar şeklindedir.
Kızılkule
Adını inşaat sırasında kullanılan kırmızı tuğlalardan almış. Kızılkule, 40 muhafız ve komutanları tarafından sürekli korunan 2.000 kişiye kadar barındırabilirmiş. Kulenin kuzey ve güney cephelerindeki yazıtlarda, mimarı Halepli Ebu Ali ve kaleyi inşa ettiren padişah I. Alaeddin Keykubad’dan bahsedilmektedir. Kızılkule 1951-1953 yılları arasında restore edilmiştir.
Kızılkule
Tersane
Selçuklu dönemi tersanesi, kül duvarları ve tuğla tonozlarla inşa edilmiş beş tonozlu bir rıhtıma sahiptir. Tersane, gemi inşa ve onarımında ve gemi deposu olarak kullanılmıştır.
Donanma, Tersaneyi düşman işgallerinden veya korsan saldırılarından korumak için sürekli olarak denetliyormuş. Alanya Kalesi’ndeki Tersanenin 1960 yılına kadar hăl kullanımda olduğunu ve ardından müze haline geldiğini bilmek ilginç.
İç Kale
Alanya Kalesi’ndeki iç kale, sur duvarlarıyla çevrili yarımadanın tepesinde yer almaktadır. Arkeolojik araştırmalar, iç kalenin M.Ö. 3. yüzyıldan itibaren kullanıldığını, ancak binaların ve yapıların zaman içinde geliştiğini ortaya koymuştur. Erken kilise en geç 10. yüzyılda yıkılmış ve yerine bir mezarlık yerleştirilmiştir. 12. Yüzyılda, eski yapıya uygun olarak daha yeni bir kilise inşa edilmiş. Günümüzde iç kalede kalan önemli yapıların çoğu Selçuklu dönemine kadar uzanmaktadır. Sarnıçlar, tonozlu galeriler ve Sultan I. Alaeddin Keykubad’ın sarayı bunlardan birkaçıdır.
Aziz George Kilisesi
Aziz George Kilisesi’nin tarihi Bizans dönemine kadar uzanır ve kubbe ve kilisenin diğer unsurları üzerinde hala fresk izleri vardır. Merkezi kubbeli yonca planı, erken kiliseye ait apsisi tamamlar niteliktedir..
Alanya Kalesi’nin 140 Gözetleme Kulesine Sahip Etkileyici Surları
Yakınlarda Başka Nereler Var?
Syedra, muhteşem bir seyir noktası ile, Alanya yakınlarında antik bir kent (17 km)
Alanya Kalesi hakkında herhangi bir sorunuz yada yorumunuz varsa, lütfen iletişim sayfamızdan bize ulaşın. Ayrıca Facebook ve Instagram üzerinden bize mesaj gönderebilir veya yorum bırakabilirsiniz.
Türkiye ile ilgili güzel fotoğraflarınızı veya deneyimlerinizi paylaşmak için Facebook Turkey Travel Photography grubumuza katılabilirsiniz.
Pratik Bilgi
Alanya Kalesi’nin çoğu bölgesine giriş ücretsiz ancak Kızılkule, tersane ve İç kaleye giriş için bilet satın almanız gerekmektedir. Çalışma saatleri kış ve yaz aylarında farklıdır.
Alanya Kalesi’ne araba veya toplu taşıma araçlarıyla kolayca ulaşılabilir. İç kaleye giden yol iyi işaretlenmiştir. Otobüsle seyahat ediyorsanız 4. hatta binebilirsiniz. Tabii ki, kaleye yürüyebilirsiniz, ancak bu özellikle yaz ortasında sanal bir intihar girişimi gibi görünebilir.
Bizim tercihimiz, otobüsle yukarı çıkıp daha sonra aşağıya yürümek oldu. Aşağı inmenin manzarayı hayranlıkla izlemek için birçok fırsat sağladığını fark edeceksiniz. Ayrıca, 1720’den beri orada gururla duran deniz fenerini ziyaret etmeye çalışın. Ziyaretimiz sırasında kapalıydı, ancak özellikle bizim gibi deniz fenerlerini seviyorsanız buna değeceğini garanti ediyoruz!
Bol miktarda güneş kremi ve yüzme malzemelerinizi getirin ve günü bitirmek için ikonik Kırmızı Kule ve tersanenin gölgesinde yüzün. Burası Alanya Kalesi’ni keşfetmek için mükemmel bir günün mükemmel sonu: deniz, güneş, plaj ve tarih. (Evet, şarap eşliğinde bir akşam yemeği ve alışveriş de diğer seçenekler olabilir).
Ya da daha iyisi, Alanya Kalesi deneyiminizi daha unutulmaz kılmak için, kaledeki özenle restore edilmiş otantik evlerden birinde kalın.
İlginizi Çekebilir
Beçin Kalesi
Bodrum veya çevresinde yaşıyorsanız yada daha önce Milas – Muğla yolunu kullandıysanız, muhtemelen Milas ovasının ortasında yükselen kaleyi fark etmişsinizdir. (Devamını oku)
Mamure Kalesi
Bazı insanlar mükemmel kalelerinin yüksek bir dağda olduğunu düşünürler; diğerleri ise Anamur yakınlarındaki, sağlam surları ve Akdeniz’e gömülü kuleleriyle Mamure Kalesi’ni ilk gördüklerinde hemen aşık olurlar. (Çok yakında)
Anavarza Kalesi
Adana’da bulunan kaleler içinde en önemlisi kuşkusuz Anavarza Kalesi. Çukurova uçsuz bucaksız ovalar boyunca uzanırken, ovalarda çok nadir bulunan tepelere haberleşme ve güvenlik amaçlı kaleler inşa edilmiş. (Devamını oku)
© 2016-2022 All rights reserved by slowtravelguide.net.
The content of this website is copyright protected and the property of slowtravelguide.net.No part of this website may be reproduced in whole or in part in any manner without the written permission of the copyright owner.
Copyright ©2016-2022 Tüm hakları saklıdır. Bu (slowtravelguide.net.) web sitesinin içeriği koruma altındadır ve slowtravelguide.net.Buradaki hiçbir içerik (yazı,fotoğraf,video vb.) izinsiz olarak kopyalanamaz, alıntı yapılamaz,başka yerde yayınlanamaz.